Dernek Yönetim Kurulu Üyelerinin Derneğe Karşı Sorumlulukları
Av. Şevval CEYHAN
- Yönetim Kurulu Üyelerinin Derneğe Karşı Sorumluluğu
Yönetim kurulu üyeleri ile dernek arasındaki ilişkinin vekâlet sözleşmesi ilişkisine dayandığı yaygın görüşü göz önünde bulundurulduğunda yönetim kurulu üyelerinin sorumluluklarının dayanağı sözleşmeden kaynaklı sorumluluk olmaktadır. Yönetim kurulu üyelerinin kanun, dernek tüzüğü veya genel kurul kararı ile kendilerine verilmiş olan görevleri icra ederken yerine getirmeleri gereken yükümlülüklere aykırı davranışlarının sonucunu tazmin etmeleri gerekmektedir.
1.1. Yönetim Kurulu Üyelerinin Sorumluluk Şartları
Yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun hukuki dayanağının sözleşmeden kaynaklanan sorumluluk olması nedeni ile sorumluluğun oluştuğundan söz edilebilmesi için, yükümlülüğün ihlali, ihlal sonucu zararın meydana gelmesi, meydana gelen zarar ile ihlal arasında illiyet bağının bulunması ve kusur unsurları şartlarının bir arada bulunması aranmaktadır.
Yönetim kurulu üyelerinin sözleşmeden doğan borç ilişkisinden kaynaklı sorumluluğundan söz edebilmemiz için öncelikle yükümlülük ihlalinin gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Bununla birlikte zarar olmayan yerde hukuki sorumluluktan söz edilmemektedir1. Sorumluluğun kurucu unsurlarından bir diğeri, illiyet bağıdır. Yönetim kurulu üyelerinin yükümlülüğünün ihlali ile meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekmektedir. TMK m. 6 uyarınca illiyet bağını ispat yükü derneğe aittir. Dernek tarafından aksi ispatlanamadığı müddetçe, yönetim kurulu üyelerinin gerekli özen ve sadakat yükümlülüklerini yerine getirdiği kabul edilmektedir. Mücbir sebep, üçüncü kişinin ağır kusuru ve zarar görenin kusuru illiyet bağını kesmektedir. Kusur unsuru ise, sözleşmeye aykırı davranışın meydana getireceği sonuçların öngörülmesi ve istenmiş olması veya borca aykırılığı önlemek için gerekli özenin gösterilmemesinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda yönetim kurulu üyeleri, derneğe karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş olması halinde dahi zararın meydana geleceğini ispatlaması durumunda sorumluluktan kurtulacaktır2.
1.2. Yönetim Kurulu Üyelerinin Yardımcı Kişinin Fiilinden Sorumluluğu
Yardımcı kişinin fiillerinden dolayı borçlunun sorumluluğu TBK m. 116’da düzenlenmektedir. Borcun ifasının bizzat borçlu tarafından gerçekleştirilmesinde alacaklının yararının bulunmadığı hallerde, borçlu borcun bizzat alacaklı tarafından ifa edilmesini talep edememektedir (TBK m.83). Bu durumda borcun ifasının borçlu dışında birisi tarafından yerine getirilmesi mümkün olmaktadır.
İşin niteliği gereği bazı yükümlülükleri, yönetim kurulu üyelerinin bizzat kendilerinin yerine getirmesi gerekmektedir. Buna karşılık işin niteliğinin elverdiği ölçüde bazı görevler için başkalarını yardımcı olarak görevlendirebilmeleri mümkündür. TBK m. 507/2 uyarınca vekil başkasına vekâlet vermesi durumunda sadece kişiyi seçmede ve talimat vermede gerekli özeni göstermekle yükümlü olmaktadır. TBK m. 116 hükümlerine göre sorumluluk halinde ise yardımcı kişinin alacaklıya verdiği zarardan borçlu bizzat sorumlu olmaktadır. Bu durumda yönetim kurulu üyesinin kişiyi seçmede ve talimat vermede gereken özeni göstermiş olması onu sorumluluktan kurtarmak için yeterli görülmemektedir. Dernek ile yönetim kurulu arasındaki hukuki işlemin niteliğinin de vekâlet sözleşmesi olduğu göz önüne alındığında yönetim kurulu üyelerinin yardımcı kişilerin fiillerinden kaynaklı olarak sorumluluklarının doğması durumunda vekâlete ilişkin hükümlerin uygulanması daha yerinde ve hakkaniyetlidir3.
1.3. Yönetim Kurulu Üyelerinin Haksız Fiilden Doğan Sorumluluğu
Yönetim kurulu üyesinin davranışı ile hem derneğe karşı yükümlülüğünü ihlal etmiş olması hem de bu davranışın TBK m. 49 anlamında hukuka aykırılık teşkil etmesi durumunda hem sözleşmeden hem de haksız fiilden kaynaklanan sorumluluğu söz konusu olmaktadır. Bu gibi durumlarda sözleşmeden doğan sorumluluk hükümleri olan TBK m. 122 vd. hükümlerine mi dayanılacağı yoksa haksız fiil sorumluluğu hükmü olan TBK m. 49’a mı dayanılacağı hususu doktrinde tartışmalıdır. Yaygın görüş her iki sorumluluğun yarışacağı ve derneğin dilediği esasa dayanabileceği yönündedir. Bu durumda derneğin sözleşmeden kaynaklanan sorumluluk hükümlerini tercih etmesi ispat külfeti ve zaman aşımı süresi açısından kendi lehine olmaktadır4.
1.4. Yönetim Kurulu Üyelerinin Dernek Aleyhine Sebepsiz Zenginleşmesi
Başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı sebep bulunmaksızın zenginleşmeye sebepsiz zenginleşme denilmektedir. Sebepsiz zenginleşen kimse, zenginleşmeyi aleyhine zenginleştiği kişiye geri vermekle yükümlüdür5. Dernek yönetim kurulu üyesinin derneğin malvarlığı veya emeğinden haklı sebep bulunmaksızın dernek aleyhine zenginleşmesi durumlarında sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanmaktadır. Söz konusu zenginleşmenin aynı zamanda sözleşmeden kaynaklı borç ilişkisine bağlı olduğunun anlaşıldığı durumlarda sebepsiz zenginleşme hükümlerinin yerini sözleşmeden doğan borç ilişkisine ilişkin hükümler almaktadır. Ancak haksız fiil ile sebepsiz zenginleşmenin veyahut salt sebepsiz zenginleşmenin meydana geldiği durumlarda sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanabilmektedir6.
Zenginleşmenin dernek yönetim kurulu üyesinin müdahalesi sonucunda gerçekleştiği durumlarda, yönetim kurulu üyesi hem haksız fiil gerçekleştirmiş hem de sebepsiz zenginleşmiş olmaktadır. Yönetim kurulu üyesinin dernek aidatlarını kendi hesabına aktarmış olması bu kapsamda değerlendirilebilecek bir örnektir. Bu hallerde haksız fiile ilişkin hükümlerin mi yoksa sebepsiz zenginleşme hükümlerinin mi uygulanacağı doktrinde tartışmalıdır. Doktrinde bir görüş haksız fiilin şartları oluştuğu için sebepsiz zenginleşme hükümlerinin ileri sürülemeyeceğini savunmaktadır. Ancak doktrinde yaygın görüş, bu durumlarda davaların yarışma ilkesi olduğunu ileri sürerek derneğin isterse haksız fiil isterse sebepsiz zenginleşme hükümlerine başvurabileceği yönündedir. Zenginleşmenin dernek yönetim kurulu üyesinin müdahalesi olmadan gerçekleştiği durumlarda ise herhangi bir tartışma olmaksızın sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanmaktadır7.
1.5. Birden Çok Yönetim Kurulu Üyesinin Derneğe Karşı Birlikte Sorumluluğu (Müteselsil Sorumluluk)
Birden çok kişinin aynı zarara birlikte sebep olmaları durumunda birlikte (müteselsil) borçluluk söz konusu olmaktadır8. Bu durumda aynı zarara sebebiyet veren kişilere müteselsil sorumluluk hükümleri uygulanmaktadır (TBK m. 61). TBK m. 511’de sözleşmeye dayalı müteselsil borca karine oluşturulmuş ve bir işi görmek üzere birden fazla vekilin atandığı durumlarda, işin görülmesinde vekâlet verene karşı müteselsilen sorumlu olacakları hüküm altına alınmıştır. Doktrindeki çoğunluk görüşe göre aralarında vekâlet sözleşmesi olan dernek yönetim kurulu üyeleri ve dernek arasındaki ilişkide de bu hükmün uygulanması gerekmektedir.
Zarara uğradığını ileri sürerek zararının dernek yönetim kurulu üyelerinden müştereken ve müteselsilen tahsil edilmesi talebiyle dava açan derneğin talebine karşılık Yargıtay; her bir davalının kusur durumunun ve meydana gelen zarardan hangi oran ve miktarda sorumlu olduklarının tespit edilmesi ve toplanacak bütün delillerin değerlendirilerek hüküm verilmesi gerektiği yönünde karar vermiştir9.
Dernek tüzüğü veya genel kurul kararı ile söz konusu bu müteselsil sorumluluğun ortadan kaldırılıp dernek yönetim kurulu üyelerinin işlemlerinden tek başlarına sorumlu tutulmaları da mümkündür. İfa edilecek görevlerin yönetim kurulu başkanı veya bazı üyelere verildiği durumlarda sorumluluk sadece görevi yerine getirmekle yükümlü olan üyeye aittir. Görevi ifa etme yükümlülüğünün üyelerin bir kısmına veya tamamına verildiği durumlarda ise müteselsil sorumluluk söz konusu olmaktadır10.
Bu konu ile ilgili diğer tartışmalı husus yönetim kurulu üyelerine mutlak teselsül hükümlerinin mi yoksa farklılaşmış teselsül hükümlerinin mi uygulanacağına ilişkindir. Yargıtay bu konuda, yönetim kurulu üyesinin zararın oluşmasındaki kusur durumu ve meydana gelen zarardaki etkisinin oranının tespit edilerek sadece kendisine yükletilebilecek kısmından sorumlu tutulacağı farklılaşmış teselsül hükümlerinin uygulanması gerektiği yönünde kararlar vermektedir11.
1.6. Derneğin Kusursuz Sorumluluğuna Yol Açan Hallerde Yönetim Kurulu Üyelerinin Derneğe Karşı Sorumluluğu
Sorumluluk hukukunda asıl olan kusur sorumluluğu olmakla birlikte, kusursuz sorumluluk halleri ile ilgili yasal düzenlemeler istisna teşkil etmekte ve özel olarak düzenlenmektedir. TBK’ya göre kusursuz sorumluluk; hakkaniyet sorumluluğu, özen sorumluluğu ve tehlike sorumluluğu olmak üzere üç başlık altında incelenmektedir12. Özen sorumluluğu halleri sınırlı sayıda sayılmaktadır. Bu haller; adam çalıştıranın sorumluluğu, hayvan bulunduranın sorumluluğu, yapı malikinin sorumluluğu, taşınmaz malikinin sorumluluğu ve motorlu taşıt işleten sıfatıyla sorumluluk halleridir.
Kusursuz sorumluluk hallerinde, derneğin eylem ve işlemlerinden kaynaklanan olayın zarara sebebiyet vermiş olması yeterli görülmekte ve ayrıca kusur şartı aranmamaktadır. Yönetim kurulunun kusursuz sorumluluğundan kaynaklı eylemleri derneğin kusursuz sorumluluğuna bağlı gibi değerlendirilmektedir. Bu durumda kusursuz sorumluluk hallerinden birinin varlığı halinde üçüncü kişinin zararını gidermekle yükümlü olan kişi derneğin kendisi olmaktadır. Söz konusu kusursuz sorumluluk hali yönetim kurulunun yükümlülüklerini ihlal etmesinden kaynaklanırsa, dernek üçüncü kişiye ödediği tazminatı dernek tüzüğüne yani yönetim kurulu üyesi ile arasındaki vekâlet sözleşmesine dayanarak kusuru oranında yönetim kurulu üyesine rücu edebilmektedir13.
1.7. Yönetim Kurulunun Hukuki İşlemlerden Dolayı Sorumluluğu
TMK m. 50 hükmü uyarınca yönetim kurulunun, derneğin amacı kapsamındaki sözleşme ihlallerinden dernek sorumlu tutulmaktadır. Böyle durumlarda, organın sözleşmeye aykırı davranışı derneğin sözleşmeye aykırı davranışı olarak değerlendirilmekte ve yönetim kurulunun eyleminden doğrudan doğruya derneğin kendisi sorumlu olmaktadır. Bu durumda yönetim kurulu dernekle olan iç ilişkisine bağlı olarak vekâlet hükümleri gereğince sorumlu olmakta ve kusuru oranında yönetim kurulu üyesine rücu edilebilmektedir14.
KAYNAKLAR
- Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 22. Baskı, Yetkin Yayınları, Ankara, 2017, s.544.
- Orhan Çetin, Dernek Yönetim Kurulu Üyelerinin Hukuki Sorumluluğu, Yetkin Yayınları, Ankara, 2019, s.173-180.
- Çetin, s.201-204.
- Çetin, s.209-214.
- Eren, s.865.
- Çetin, s.214-216.
- Çetin, s.215-218.
- Eren, s.837.
- Yargıtay 18. HD, 05.02.2015 tarihli, 2014/21465 E., 2015/1379 K., https://www.kazanci.com.tr/, e.t.: 17.01.2022.
- Çetin, s.218-221.
- Çetin, s.221-222.
- Eren, s.639.
- Çetin, s.222-243.
- Çetin, s.243-245.